El Atmanın Önlenmesi İstinaf Dilekçe Örneği

Av.Naciozkan

El atmanın önlenmesi, bir kişinin malına veya hakkına haksız bir şekilde müdahale edilmesini önlemek için başvurulan bir hukuki yoldur. El atmanın önlenmesi için, ilgili kişinin, el atmanın önlenmesini talep eden bir dava açması gerekir. Bu dava, asliye hukuk mahkemesinde görülür.

El atmanın önlenmesi kararının kesinleşmesi halinde, el atan kişi, el atmanın önlenmesini talep eden kişinin talebi doğrultusunda, mal veya hakka müdahalesini kaldırmak zorundadır.

El atmanın önlenmesi kararına karşı, istinaf yoluna başvurulması mümkündür. İstinaf, bir mahkeme kararının hukuka aykırı olup olmadığının üst dereceli bir mahkeme tarafından incelenmesidir.

El Atmanın Önlenmesi İstinaf Dilekçe Örneği
El Atmanın Önlenmesi İstinaf Dilekçe Örneği 2

El Atmanın Önlenmesi İstinaf Dilekçe Örneği

ADANA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ İLGİLİ HUKUK DAİRESİ’NE
Sunulmak Üzere
 YUMURTALIK ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ HAKİMLİĞİNE

 TEHİRİ İCRA TALEPLİDİR


DOSYA NO                                  :  
İSTİNAF KANUN YOLUNA BAŞVURAN
DAVALI                                       :  
VEKİLİ                                        :Av. NUH NACİ ÖZKAN-ADRES ANTETTEDİR
DAVACIL                                    :  
VEKİLİ________________  ___: Av.  
KONU                                          :                          sayılı  kararının  Hukuka ve usule tamamen aykırı olması sebebi ile istinaf incelemesi isteminden ibarettir.
KARAR TARİHİ                  :21.12.2022
KARAR TEBLİĞ TARİHİ  : 15.04.2023
AÇIKLAMALAR                  :

Yukarıda esas numarası verilen mahkeme dosyasında Adana İli,                              parsel numaralı tarla vasıflı taşınmazın müvekkil tarafından haksız kullanıldığı iddiasıyla müdahalenin men’i ve ecrimisil davası açılmıştır. 
Dosya kapsamında müdahale alanının tespiti ve dava konusu alana ait dava tarihinden geriye dönük ecrimisil değerinin hesaplanması amacıyla bilirkişi raporu tanzim edilmiş ve bu rapor dikkate alınarak hüküm yoluna gidilmiştir.
 1-Davaya konu tarlada tanık anlatımları da dikkate alındığında davacıların paylarına düşen hisselerde müvekkilin herhangi bir kullanımı bulunmamaktadır. Bu da mevcut delillerle sabittir.

DAVA KONUSU TARLA, BİLİRKİŞİ RAPORUNDA DA BELİRTİLDİĞİ ÜZERE BÜTÜN OLARAK KULLANILAN VE EKİLEREK GELİR ELDE EDİLEN BİR TAŞINMAZ DEĞİLDİR.

 RAPORDA TAŞINMAZIN ÖZELLİKLERİ BAŞLIKLI İKİNCİ SAYFASINDA HESAPLANDIĞI ÜZERE TARLANIN YARISINDAN FAZLASI EKİLMEMİŞ HATTA EKİLMEK ÜZERE SÜRÜLMEMİŞTİR. BU KISIMLAR DAVACILARA AİT OLUP MÜVEKKİL TARAFINDAN HAKSIZ BİR MÜDAHALE SÖZ KONUSU OLMAMIŞTIR. Hal böyleyken bilirkişi raporunda ekilen/ ekilmeyen tüm alanlar üzerinde hesaplama yapılmak suretiyle çıkarılan meblağ hakkaniyete uygun değildir. Kabul etmemekle birlikte; ecrimisil, işgale konu taşınmazdan işgal edenin edindiği gelir çerçevesinde hesaplanması gereken bir tazminat türüdür. Ekilmeyen, sürülmeyen kısımlar; davacının mesnetsiz iddiası olan haksız kullanım konusunun dışında tutulmalı, rapor buna göre tanzim edilmelidir.

 2-Davacı taraf, davalılarca hissedar olarak bulunulan başka bir tarlada taksim nedeniyle müvekkile düşen kısmı kullanmaktadır. 
Davacının mesnetsiz iddiası olan haksız işgal konusunda; haksız işgali gerçekleştiren kişinin kötü niyetli olması aranmaktadır. Kötü niyetin varlığının tespiti ise kişinin zilyetliğinin kendinde bulunmasının haksız olduğunu bilmesi veya bilebilecek durumda olmasıdır. Davayı kabul anlamına gelmemekle birlikte, vaktiyle yapılan harici anlaşma neticesinde belli bir hissesi müvekkile ait bulunan başkaca bir tarlayı halihazırda davacıların kendisi kullanmaktadır. Buna rağmen dava konusu tarlanın müvekkil tarafından kullanımını haksız işgal olarak gösterip dava açması kötü niyetlidir. müvekkile ait tarlanın davacı taraf tarafından kullanılması karşısında müvekkillin de onun tarlasını kullanmış olmasının haksız işgal mahiyetinde olması adil ve hukuka uygun sonuçlar yaratmayacaktır. Karşılıklı kullanım söz konusu olduğunda dava konusu tarlanın zilyetliğinin müvekkil üzerinde olmasının hakkaniyete aykırı olmadığı kanaatindeyiz.
3- Sonuç olarak, müvekkilin kullanımı kendi hissesini aşmayacak şekildedir. Bilirkişi Raporuna karşı beyanlarımızı içerir dilekçemizde de ayrıntılı olarak açıkladığımız üzere dosyaya sunulmuş bulunan 16/07/2021 tarihi bilirkişi raporunda esaslı maddi ve hukuki hatalar mevcut olduğundan, 
davacının iş bu hatalı bilirkişi raporuna dayanarak karar vermenin yerinde olmadığı, kararın kaldırılması gerektiği kanaatiyle istinaf kanun yoluna başvurma zorunluluğu doğmuştur. 
DELİLLER                   : Dosyadaki mevcut tüm deliller.
SONUÇ ve İSTEM                       : Hukuka aykırı yerel mahkeme kararının istinaf incelemesi sonucu kaldırılmasını ve davanın reddine karar verilmesini,
     İstinaf ve Temyiz incelemesi sonuçlanıncaya kadar Yerel Mahkeme kararı hakkında icranın geri bırakılmasına karar verilmesini,
     Lehimize yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmesine karar verilmesini saygıyla arz ve talep ediyoruz.29.04.2023


                    İstinaf Yoluna Başvuran                                                                                                      Davalı Vekili          
                                                                                         Av Nuh Naci ÖZKAN

İlginizi çekebilir; İstinaftan Feragat Dilekçesi

Yorum yapın

Hemen Ara