Nafaka Artırım Davası Reddi

Av.Naciozkan

Bu makalemizde nafaka artırım davası reddi konulu yazımızla sizlerle birlikteyiz. İştirak, tedbir, yoksulluk ve yardım nafakaları Türk medeni kanun aile hukukundan kaynaklı borçlardır. Eşler ailelerinin geçiminden sorumludur. Eşler içinde yoksulluğa düşen taraf var ise o tarafa maddi destek sağlamak zorundadır. Nafaka artırımı, boşanma sonrası çocuk veya eş bakımını sağlamak amacıyla ödenen maddi destek miktarının yeniden değerlendirilmesi sürecidir. Ancak, nafaka artırım davalarında bazı durumlarda mahkemeler tarafından reddedilmesi söz konusu olabilir. Bu makalede, nafaka artırımı davasının reddedilmesinin hukuki ve sosyal boyutlarını inceleyeceğiz.

Nafaka Artırım Davası Reddi 2024

Türk Medeni Kanunu Madde 327- Çocuğun bakımı, eğitimi ve korunması için gerekli giderler ana ve baba tarafından karşılanır. Söz konusu bakım yükümlülüğüne ilişkin iştirak nafakası Türk Medeni Kanunu madde 328de belirtildiği gibi eğitiminin devam etmesi halinde eğitiminin bitmesine kadar devam edecektir. Bu gibi durumlarda Yargıtayın yerleşik içtihatlarında da çocuğun üstün yararını gözeten kararlar vermektedirler. Türk Medeni Kanunu Madde 330- Nafaka miktarı, çocuğun ihtiyaçları ile ana ve babanın hayat koşulları ve ödeme güçleri dikkate alınarak belirlenir. Nafaka miktarının belirlenmesinde çocuğun gelirleri de göz önünde bulundurulur. Nafaka her ay peşin olarak ödenir.

Hâkim istem hâlinde, irat biçiminde ödenmesine karar verilen nafakanın gelecek yıllarda tarafların sosyal ve ekonomik durumlarına göre ne miktarda ödeneceğini karara bağlayabilir. Şeklinde açık hüküm bulunmaktadır.
İştirak nafakaları boşanmanın kesinleşmesiyle birlikte ödenmesi gereken nafaka türüdür. Boşanma devam ederken çocuğa ödenen nafaka ise tedbir nafakasıdır.

Nafakanın artırım talebi, nafaka ödeyen kişinin yani nafaka borçlusunun yerleşim yeri aile mahkemesinde açılır. Hakim nafaka miktarına karar verirken çocuğun ihtiyaçları, eğitimi, bakımı, üstün yararı gibi yaşam koşulları için yeterli miktara hükmedecektir. Yargıtayca da kabul edilen ve tarafların da artış talebiyle bu artış her yıl Türkiye İstatistik Kurumu (TUİK)’nun açıkladığı Üretici Fiyat Endeksi (ÜFE)’ne göre belirlenmektedir. Dava sonucu taraflar ÜFE oranında nafakanın artımını istemesi halinde her yıl dava açılmasına gerek kalmaz.

Türk Medeni Kanunu Madde 331- Durumun değişmesi hâlinde hâkim, istem üzerine nafaka miktarını yeniden belirler veya nafakayı kaldırır. şeklinde hüküm bulunmaktadır. Nafaka ödeyen eş, kendi geçimini sağlayamıyorsa, çalışmıyorsa başka bir yerden geliri yoksa yani nafaka ödeyemeyecek durumda ise hakim bu aşamada nafaka ödemesine karar veremeyecektir. Nafaka artırım davası reddi tarafımıza çokça gelen sorular arasında yer almaktadır. Yoksulluk nafakası boşanan eşler arasında yoksulluğa düşecek olan eşe ödenen nafaka türüdür. Bu birçok zaman kadınların evlilikle birlikte iş hayatından kopması ve çalışmak yerine çocukların ve evin gündelik işlerine bakmak zorunda kalması sebebiyle boşanmanın ardından geçim sıkıntısı çekmektedirler. Bu aşamada Aile Hukuku kadını korumayı amaçlamıştır.

Boşanmayla birlikte yoksulluğa düşen eşe talep halinde yoksulluk nafakasına hükmedebilir. Ancak zamanla bu miktarı nafaka borçlusu karşılayamayacak duruma gelebilir. Nafaka artırım talepli açılan davalarda nafaka alacak olan kişinin ve nafaka ödeyecek olan kişinin maddi imkanları ve ihtiyaçları göz önüne alınarak ve hakim gerek gördüğü hallerde takdir yetkisini kullanarak nafakayı güncellemeye yada nafakanın kesilmesine karar verilebilecektir.

Türk Medeni Kanunu Madde 4 – Kanunun takdir yetkisi tanıdığı veya durumun gereklerini ya da haklı sebepleri göz önünde tutmayı emrettiği konularda hâkim, hukuka ve hakkaniyete göre karar verir.
Nafaka kanunumuzda yer alsa da kesinlikle bir zenginleşme aracı olarak düşünülmemelidir. Nafaka alacaklısı bir şekilde maddi durumu düzelmiş yada çalışmaya başlamışsa nafakanın kaldırılması gündeme gelecektir.

Nafaka Artırım Davası Nasıl Reddedilir?

Nafaka artırım davası reddi sorusuyla Nafaka artırım davası nasıl reddedilir soruları Özkan Hukuk olarak bizlere çokça yöneltilmektedir. Nafaka artırım davasının ret kararı verilebilmesi için bazı koşulların varlığı aranacaktır. Bu koşullara baktığımızda nafaka ödeyecek olan kişinin, nafakaya hükmedildiği tarihteki maddi güçte olmaması durumunda, Nafaka artırım davası açan tarafın yoksulluk nafakasına hükmedildiği tarihteki duruma göre daha iyi bir yaşam sürmesi, Türk Medeni kanunumuzda belirtilen 176. Maddesinde belirtilen nafakanın kaldırılması sebeplerinden birinin gerçekleşmesi halinde nafaka artırım davası reddedilip nafakanın kaldırılmasın karar verilecektir.

Nafaka Artırım Davası Kaybedilir mi?

Günümüz koşullarında enflasyonunda etkisiyle masraflar giderek artış göstermektedir. Bu yüzden ödenen nafakalar yetersiz kalmaktadır. Eğer eşler boşanma kararında her yıl ÜFE oranında bir artışa olmasına hükmedilmediyse nafaka alan kişi dava yolu ile nafakanın arıtılması talebinde bulunabilir. İştirak nafakasına ise hakim resen karar verecektir. Fakat taraflar eğer yoksulluk nafakası istiyor ise bunu talep etmeleri gerekecektir.

Nafaka artırım talebi genelde hakimin takdir yetkisine bırakılarak hakim hakkaniyet çerçevesinde değerlendirecektir. Nafaka alacaklısının zenginleşme amacıyla nafakanın artırım istemesi halinde bu talep yerinde görülmeyerek reddedilecektir. Nafaka artırım davası reddi davaları eşlerin maddi durumunun iyileşmesiyle birlikte nafaka alacaklısı tarafından sık sık açılmaktadır.

Tüm bu sebeplerin dışında kadının başka biriyle evlenmesi veya birlikte yaşadığı halde resmi nikah yapmaması ve maddi olarak yoksulluktan çıkması hallerinde nafaka artırım talebi reddedilecektir. Nafaka davaları alanında uzman bir aile hukuku avukatı ile birlikte çalışılması gereken bir alandır. İlerleyen süreçte hak kaybına uğramaması adına hukuki destek alarak ilerlemenizde fayda olacaktır.

Yorum yapın

Hemen Ara