Mirasçılık Belgesinin İptali Davası

Av.Naciozkan

Mirasçılık belgesinin iptali, genellikle bir kişinin mirasçılarını belirten bir belgedir ve belgedeki mirasçıların haklarını ve paylarını tanımlar. Bu belgenin iptali genellikle mahkemeye başvurularak yapılır ve çeşitli nedenlere dayanabilir.

İptal nedenleri arasında belgenin sahte olduğu iddiası, mirasçıların haklarının hatalı bir şekilde belirlendiği iddiası veya belgenin hazırlanmasında hile veya baskı kullanıldığı iddiası yer alabilir. Mahkeme, belgenin geçerliliğini ve mirasçılık durumunu yeniden değerlendirebilir ve gerekli olduğunda belgeyi iptal edebilir.

Ancak bu süreç hukuki karmaşıklıklar içerebilir ve yasal danışmanlık almak genellikle önerilir. Her durum farklıdır ve mirasçılık belgesinin iptali için gereken adımlar ve süreçler yargı yetkisinin bulunduğu yere göre değişebilir.

Mirasçılık Belgesinin İptali Davası
Mirasçılık Belgesinin İptali Davası 2

Mirasçılık Belgesinin İptali

Mirasçılık belgesi diğer adıyla veraset ilamı, miras bırakan mirasçıların kim olduğunu aynı zamanda bu kişilerin paylarının oranlarını gösteren resmi bir belgedir. İlk başta intikal işlemleri olmak üzere bir çok konuda mirasçılık belgesi olmadan herhangi bir yere başvuru yapmak mümkün değildir. Ancak bazı durumlarda mirasçılık belgesindeki bilgiler hatalı yahut eksik olabilir. İşte bu gibi durumlarda mirası belgesinin iptali davası açılmaktadır. O halde mirasçılık belgesinin iptali davasını daha detaylı bir şekilde açıklayalım.

Mirasçılık Belgesinin İptali Ve Yeni Mirasçılık Belgesi Verilmesi

Miras bırakan kişiden sonra miraslardan biri mirasçılık belgesinden aldığı takdirde belgede herhangi bir eksiklik ya da yanlışlık olması halinde mirasçılık belgesinin iptalini isteyebilir. Mirasçılık belgesi İptal olduktan sonra yeni mirasçılık belgesi talep edilerek doğru ve en son halini temin edebilirsiniz. 

Mirasçılık Belgesinin İptali Davası Nerede Açılır

Mirasçılık Belgesinin İptali ve Mirasçılık Belgesinin İptali Davası Nerede Açılır soruları mirasçılar tarafından sıkça sorulmaktadır. Uygulamada bu konuda sık sık hatalar yapılmakta ve bu yüzden dava usulden reddedilerek zaman kaybına sebep olmaktadır.

Mirasçılık belgesini düzenleyip mirasçılara verilmesi sulh hukuk mahkemeleri tarafından yapılmaktadır. Birçok kişi mirasçılık belgesinin iptali davasını da bu belgeyi veren mahkemeye açacağını düşünmektedir. Ancak mirasçılık belgesinin iptali Asliye Hukuk mahkemelerinden talep edilmektedir. Bu sebeple miracı belgesinin iptali davasını Asliye Hukuk mahkemesinde açmak gerekir. Bu aşamada miras bırakan kişinin en son yerleşim yerinde bulunan asliye hukuk mahkemesinde bu davayı açabiliriz. Ayrıca mirasçılardan herhangi birinin yerleşim yerindeki askeri mahkemelerinde de bu dava görülebilir.

Mirasçılık Belgesinin İptali Davasını Kimler Açabilir

Mirasçılık Belgesinin İptali ve Mirasçılık Belgesinin İptali Davasını Kimler Açabilir hususu ise kanunda düzenlenmiştir. 

HMK m.114/1’e göre, “Davacının dava açmakta, hukuki yararının bulunması gerekir.” Mirasçılık belgesini talep eden kişi, eğer düzenlenen mirasçılık belgesinde mirasçı sayısı ve paylarda yanlışlık bulunuyorsa, kendi aldığı veraset ilamının iptali davasını açabilir.

Mirasçılık Belgesi İptali Hangi Mahkemeden Alınır

Mirasçılık Belgesi İptali Hangi Mahkemeden alınır sorusuna gelecek olursak miras bırakan kişinin en son yerleşim yeri mahkemesi ya da Miraç yılların her birinin oturduğu yer mahkemesinden alınabilir. 

Mirasçılık Belgesinin İptali Dava Dilekçesi                               

NÖBETÇİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ HÂKİMLİĞİ’NE

İSKENDERUN

Davacı                     : 

Vekilleri                  :Av.  NUH NACİ ÖZKAN

Davalı                      : 

Dava Konusu         : İskenderun 1.Sulh Hukuk Mahkemesinin 09.04.2012 tarih ve 2012 / 240 Esas ve 2012 / 320 Karar sayılı Veraset İlamının İptali ile yeni veraset ilamının verilmesi ve davalıların hisselerini üçüncü kişilere devir ve temlikinin önlenmesi amacı ile Hatay İli İskenderun İlçesi Konarlı Köyünde kain 22 parsel numaralı taşınmazdaki davalı hisselerine  İHTİYATİ TEDBİR ŞERHİ konulması talebi

Anlatımı             :  İskenderun 1.Sulh Hukuk Mahkemesinin  09.04.2012 tarih ve 2012 / 240 Esas – 2012 / 320 Karar sayılı Ahmet Kızı  Ayişe’nin mirasçılarını gösteren  VERASET İLAMININ İPTALİ  ile  Ahmet Kızı Ayişe’nin verasetinin yeniden sübutuna karar verilmelidir. Şöyle ki ;

                              1-Müvekkilim …………….. ‘ in Annesi 14.01.2012 tarihinde ölmüştür. Davaya Konu olan veraset ilamının çıkarıldığı tarihte geriye eşi …………… ve müşterek çocukları olan …………. , ………………. , ……………..) ve ……………) kalmıştır. Ancak Veraset İlamını alındığı tarihten sonra kök murisin eşi olan …………… 10.02.2014 tarihinde vefat etmiştir ve vefat eden …………… ‘nin diğer eşinden olan 3 tane çocuğu bulunmaktadır.

                               2- İskenderun 1.Sulh Hukuk Mahkemesinin …………… Esas – 2012 / 320 Karar sayılı dosyasında mirasçılar eksik tespit edilmiştir. Kök muris Ahmet kızı Ayişe Osman ile resmi nikahlı olarak …………….. ile imam nikahlı olarak evlenmiştir. Kök murisin …….isimli 

eşinden …………………. isimli çocukları bulunmaktadır. Ayrıca …………….. Ayişe ‘den önceki  vefat eden eşi  Necibe ‘den …………..isminde üç tane çocuğu vardır. Bununla birlikte Ayişe’nin imam nikahlı olarak evlendiği …………ten müvekkilim ………… bulunmaktadır. İskenderun 1.Sulh Hukuk Mahkemesinin ……………… Esas – 2012 / 320 Karar sayılı dosyasında Ahmet kızı Ayişe’nin Mevlüt ile yapmış olduğu imam nikahlı evlilikten olma ……………….. hesaba katılmadan mirasçılık belgesi verilmiştir. Sadece Ayişe ‘nin resmi nikahlı olduğu eşi …………ve çocukları mirasçılık belgesinde mirasçı olarak gösterilmiştir.

                               3- Müvekkilim ……………. kök muris Ahmet kızı Ayişe ‘nin  imam nikahlı olarak evlenmiş olduğu ……………… ‘in oğludur. İş bu  nedenlerle müvekkilimin mirasçılık sıfatı olmasına rağmen hukuka aykırı olarak  mirasçılar arasında yer almamıştır.     

                                İş bu nedenlerle İskenderun 1.Sulh Hukuk Mahkemesinin 09.04.2012 tarih ve ……………. Esas – 2012 / 320 Karar sayılı Ahmet kızı Ayişe ‘nin mirasçılarını gösteren  VERASET İLAMININ İPTALİ ile Ahmet kızı Ayişe’nin veraset ilamının yeniden sübutuna , davalıların hisselerini üçüncü kişilere devir ve temlikinin önlenmesi amacı ile Hatay İli İskenderun İlçesi Konarlı köyünde kain 22 parsel numaralı taşınmazdaki davalı hisselerine İHTİYATİ TEDBİR ŞERHİ konulmasına karar verilmesini talep ediyoruz.              

Deliller                 : İskenderun 1.Sulh Hukuk Mahkemesinin 09.04.2012 tarih ve 2012/240E. – 2012 / 320 K. Sayılı ilamı, Hatay İli İskenderun İlçesi Konarlı Köyünde kain 22 parsel sayılı taşınmaza ait tapu senedi, Yargıtay 7.Hukuk Dairesinin 19.12.2012 tarih 2012/8699 E.- 2012/ 9564 Kararı, …………………. Ölüm belgesi,   Nüfus Kayıt Örnekleri, tanık beyanları ile ikamesi kabil sair yasal deliller.

Hukuksal Nedenler   : Türk Medeni Kanunu ve ilgili sair mevzuat hükümleri.

Netice ve İstem         :Yukarıda izah edilen nedenlerle DAVAMIZIN KABÜLÜNE,

  1. İskenderun 1.Sulh Hukuk Mahkemesinin 09.04.2012 tarihli 2012/ 

240 E. – 2012 / 320 K. Sayılı Ahmet kızı Ayişe’nin mirasçılarını gösteren VERASET İLAMININ İPTALİ İle Ahmet kızı Ayişe’nin VERASET İLAMININ yeniden verilmesini,

  1. Davalıların hisselerini üçüncü kişilere devir temlikinin önlenmesi 

Amacı ile ………………….. numaralı taşınmazdaki davalı hisselerine  İHTİYATİ TEDBİR ŞERHİ KONULMASINA,

                                   2Yargılama giderleri ile ücreti vekâletin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile ödenmesine karar verilmesine  saygılarımızla vekâleten arz ve talep ederiz.

Davacı Vekili

Av. NUH NACİ ÖZKAN

EKİ   :Vekalet sureti,Tapu Senedi 

 Veraset ilamı,Yargıtay kararları,

Nüfus Kayıt Örnekleri          

Mirasçılık Belgesinin İptali Davasında Vekalet Ücreti

Mirasçılık belgesinin iptali halinde vekalet ücreti konusu merak edilmektedir. Belgesinin iptali davasında vekalet ücreti maktudur. Bu ücret her yıl asgari ücret tarifesi düzenlenerek yenilenir. 2023 yılında bu tutar 23.700 Türk lirası olarak belirlenmiştir.

Detaylı Bilgi Almak İçin; Adana Miras Avukatı

Mirasçılık Belgesinin İptali Zamanaşımı

Mirasçılık Belgesinin İptali ve Mirasçılık Belgesinin İptali Zamanaşımı nedir sorularına gelecek olursak bu konuda Türk Medeni Kanunu bize ışık tutmaktadır. 

TMK’nın 598.maddesi; ‘’ Mirasçılık belgesinin geçersizliği her zaman ileri sürülebilir.’’ 

 Şeklinde açık hüküm bulunmaktadır. 

Mirasçılık Belgesinin İptali Ne Demek

Mirasçılık Belgesinin İptali demek daha önceden alınan ve miras paylarında hata olan yada eksiklikler olan belgenin iptal edilmesi anlamına gelmektedir. 

Mirasçılık Belgesinin İptali Cevap Dilekçesi

1.ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ  HAKİMLİĞİ’NE

İSKENDERUN

DOSYA NO : 

KONU                   : Cevaba karşı cevaplarımızın sunulmasıdır

AÇIKLAMALAR   : 

1-Davalı taraflar, müvekkillerin davada taraf sıfatına haiz olmadıkları gerekçesi ile davanın usulden reddine ilişkin savunması hukuka açıkça aykırıdır; zira, her ne kadar miras hakkından feragate ilişkin noterlik belgesi ibra edilmiş ise de, bu belgenin herhangi bir hukuksal değeri yoktur. Müvekkillerin kök murisi …………………’de vefat etmiştir. Kök murisin, ölmeden önce mirasçıları ile resmi vasiyet şeklinde düzenleyerek yaptığı miras sözleşmesini geçerli kılan yasamız, miras bırakanın katılımı olmaksızın, mirasçılardan birinin miras hakkından feragatini kabul etmemektedir. Çünkü, miras sözleşmesi Noter huzurunda ve miras bırakan ile mirastan feragat edenin katılımı ile gerçekleşin bir vasiyet türüdür.

Nitekim 743 Sayılı Türk Kanunu Medenisi’nin 475 maddesi gereğince Bir kimse, mirasçılarından biri ile ıvazlı veya ıvazsız, mirasçılıktan feragat mukavelesi yapabilir. Bu suretle feragat eden kimse, mirasçı sıfatını zayi eder. Devamla şekil şartını düzenleyen 492 maddesi gereğince de, Miras mukavelesi, resmî vasiyet şeklinde tanzim edilmiş olmadıkça muteber değildir.Her iki taraf arzularını aynı zamanda resmî memura beyan ve tanzim olunan mukavelenameyi memur muvacehesinde ve iki şahit huzurunda imza ederler. (Yargıtay İçtihatı Birleştirme Kararı 11.02.1959 tarih, 16/14 sayılı karar) Hal bu iken davalı tarafın şekil şartlarına haiz olmayan bir belgeye dayanarak müvekkilin miras hakkından vazgeçtiğinden bahisle taraf sıfatına haiz olmadığını ileri sürmesi hukuka aykırıdır.

2-Bir an için, miras mukavelenamesi şeklinde düzenlenmeyen ve sadece mirasçıların miras haklarından vazgeçtikleri bir beyan olsa da, mirasın kazanımı, kök murisin ölümü tarihi olan 04.01.1987’de gerçekleşeceğinden,  ve noter belgesi 1987 yılında yapıldığından, doğmamış bir haktan feragat anlamına gelir ki bu da hukuken geçersizdir. Nitekim Türk Kanunu Medenisi’nin 613. Maddesi gereğince; Bir kimsenin sağlığında mirasçılardan birinin diğer mirasçılar veya üçüncü bir şahıs ile kimsenin mirası hakkında ve kendi iştirak ve muvafakatı olmaksızın yaptığı mukaveleler batıl ve hükümsüzdür. İşbu nedenle husumet itirazı yerinde değildir.

3-Harç ikmaline ilişkin yapılan itirazın, şu aşamada hukuksal geçerliliği yoktur. Çünkü, gayrimenkulün aynına ilişkin dava ve işlerde, müddeabihin değeri keşifle birlikte belli olur. Keşif esnasında taşınmazın değeri tespit edildiğinde, sayın Mahkemece harç ikmali yönünde karar verilecek olup, harç ikmalini biz de verilecek süre içerisinde yatıracaz, işbu nedenle yasal koşulları oluşmayan bu itirazın reddi gerekmektedir. 

4-Zamanaşımı yönündeki davalı tarafların itirazları da hukuka aykırıdır; çünkü, muris muvazaasına dayanarak açılan tapu iptal ve tescil davalarında, herhangi bir zamanaşımı ve hak düşürücü süre söz konusu değildir.  01.04.1974 gün1-2 sayılı İBK vurgulandığı gibi, muris muvazaasına dayalı davalar, miras bırakanın ardılı olarak değil, miras hakkının çiğnenmesinden ötürü zarara uğrayan kişi olarak ve kendi miras hakkına dayalı olarak açılmaktadır. İşbu nedenle de zamanaşımı itirazları yerinde olmadığından, itirazın reddi gerekmektedir. 

5-Davacı taraf, Türk Medeni Yasası’nın 2. Maddesinde düzenlenen iyi niyet kuralına dayanmasının haklı ve hukuki hiçbir gerekçesi yoktur. Çünkü, miras bırakan, erkek egemen bir anlayışa sahip biri olarak, kadının herhangi bir mal edinmesini cevaz görmeyerek ve çocukları arasında ayırıma giderek, mal kaçırma gayesi ile bu mallarını sadece erkek çocuklarına bağışlamıştır.

Bilindiği gibi, örf ve adetlerimizin gereği olarak, erkek evlat, soyun devamını sağladığından miras hakları genelde onlara devredilmektedir. Bunu bilen yasa koyucu, çifte standart uygulamaları ortadan kaldırmak gayesi ile son derece medeni bir yasa çıkararak, taşınmazların sadece erkek çocuklarına özgülenmesinin önüne geçmek istemiş ve kadınların miras hakkından eşit faydalanmasının önünü açmıştır.

Durum bu iken, şark kurnazlığına giden kimi miras bırakanlar, kızların mal hakkından faydalanmaması için, ölmeden önce erkek çocuklarına bağışladığı taşınmazları,   satış yapmış gibi gösterip kanuna karşı hile yolunu seçmektedirler. Örf ve adet düşkünü olan ve bu konuda hassasiyetleri tartışma götürmez olan davalılar, şayet babalarını düşünmüş olsalardı, herhangi bir maddi beklenti içinde olmadan, babalarının ihtiyaçlarını karşılama yoluna giderlerdi. Kaldı ki, kök muris varlıklı biri olup, taşınmazını satmasını gerektirecek herhangi bir sebep yoktur. Şayet, hastalığı söz konusu olsa idi, zaten malvarlığı gerek nakdi, gerekse de gayrinakdi olarak bu masrafları karşılayabilecek zenginliğe sahipti. Bu nedenle de iddia edilen gerekçeler hukuki dayanak ve gerçeklerden uzaktır.

İşbu nedenle cevaba cevap verme zaruretimiz hasıl olmuştur.08.08.2022

Davacılar vekili

Av.NUH NACİ ÖZKAN

EK : Yargıtay karar örnekleri

Yorum yapın

Hemen Ara